Uncategorized

Suriye Halk Cephesi: Emperyalizmin İşbirlikçisi AKP, Ortadoğu Ve Türkiye Halklarının Katilidir

Emperyalizmin İşbirlikçisi AKP, Ortadoğu Ve Türkiye Halklarının Katilidir

Türkiye’nin 24 Kasım’da Rus uçağını düşürmesiyle başlayan Rusya – Türkiye arasındaki gerilim, her geçen gün değişik boyutlarda kendini gösteriyor.

Rusya, Suriye iktidarının talebi üzerine, IŞİD, Nusra, Fetih Ordusu ve diğer işbirlikçi çetelere karşı savaşmak üzere Suriye’ye geldi. Yaklaşık 2000 bin kişilik askeri gücüyle Suriye’ye gelen Rus askeri güçleri IŞİD’i ve diğer işbirlikçi çetelerin olduğu bölgeleri havadan vurma operasyonlarıyla Suriye ordusunun ilerlemesine katkı sundu. İşte, Rusya’nın İşbirlikçi çetelere karşı operasyonları sırasında bir Rus uçağının Türkiye sınırını ihlal ettiği iddiasıyla, Türkiye Rus uçağını vurdu ve bir Rus askeri yaşamını yitirdi. Rusya uçağının sınır ihlali olmadığını ifade etti. Konuyla ilgili araştırmalar sürerken, iki ülke arasında gerginlik arttı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 25 Kasım’da yaptığı açıklamada; “Türkiye’nin kendi sınırlarını koruma hakkına herkes saygı göstermelidir. Şimdiye kadar bir sorun yaşanmamasının sebebi Türkiye’nin soğukkanlılığıdır. Bayırbucak Türkmenlerinin olduğu yerde DAEŞ terör örgütünden kimse yoktur. Kimse kimseyi kandırmasın. Oradakiler bizim akrabalarımızdır. Ailelerinin çadır kentlere göndermiş ve orada kalan direnişçilerdir. MİT tırları ihanetini biliyorsunuz değil mi? İşte o tırlar Bayırbucak Türkmenlerine yardım götüren tırlardı. Silah varsa ne olacak, yoksa en olacak. Biz oraya insani yardım götürüyoruz.”

Erdoğan sonraki açıklamasında ise “Rus uçağı olduğunu bilseydik, belki uyarımızı farklı şekilde yapardık” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Putin, “Uçak düşürme olayının Rusya-Türkiye ilişkileri açısından ciddi sonuçları olacaktır” açıklamasında bulundu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner “Türkiye’nin topraklarını koruma hakkı var” … ABD Başkanı Obama, Türkiye’nin ulusal egemenliğini savunma hakkının ABD ve NATO tarafından desteklendiğini ifade etti.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile Beyaz Saray’da düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Barack Obama, “Türkiye, her ülke gibi topraklarını ve hava sahasını koruma hakkına sahiptir” dedi.

Fransa ülkelerin toprak bütünlüğüne saygılı olmadığı gibi, suçludur da: Arap Baharı dalgasına kapılıp operasyonlara bizzat kendileri katılarak, Libya’nın petrol kaynaklarını elde etme hırsıyla ülkeyi yaktı, yıktı, kan gölüne çevirdi. Şimdi de Libya’ya kendi petrol şirketlerini kurdu.

Başta Erdoğan olmak üzere ABD, NATO, Fransa Türkiye’nin toprak bütünlüğünden, ihlalden, ulusal egemenliğin korunmasının öneminden bahsedemezler. Ülkemiz ABD’nin ve NATO’nun 28’den fazla açık ve gizli üssü bulunuyor. Bu üslerden İncirlik kullanılarak Irak’taki milyonlarca halktan insan katledildi. Şimdi de Suriye’deki IŞİD’i vurma bahanesiyle kullanılıyor.

Türkiye iktidarı halkların kanını döken, ülkeleri işgal eden, zulmedip sömüren, emperyalistlere kapılarını açıp üslerini kurdurarak ulusal egemenliği zaten ihlal etmiş oluyor. Erdoğan acaba bu üslere ABD’nin ya da NATO’nun izni olmadan girebiliyor mu? Giremez. Kendi topraklarımızda bizi misafir hale sokan, ülkemizi halkların kanının dökülmesine ortak eden Erdoğan hükümeti ve iktidarı suçludur.

Ülkemizdeki ulusal egemenlik tablosuna küçük bir örnek verelim:

Türkiye’deki ABD ve NATO üsleri

1- Adana – İncirlik Üssü: 1954 yılından bu yana ABD’ye tahsis edilmiş durumda. ABD Hava Kuvvetleri 39. Ana jet üssü burada görev yapıyor. Üs ayrıca NATO deposu olarak da kullanılıyor. Irak’tan kaydırılan Predatörler (insansız hava araçları) de İncirlik’te bulunuyor.

2- Malatya – Kürecik: On yıllarca ABD’nin radar üssü olarak kullandığı üs, şimdi NATO’nun füze kalkanı projesi kapsamında radar üssü olarak kullanılıyor.

3- İzmir – Çiğli: İzmir Hava Üssü hem ABD hem de NATO’ya tahsis edilmiştir. ABD’nin Avrupa’daki kuvvetlerinin parçasıdır. ABD üste savaş uçakları, füze sistemleri ve 300 personel bulundurmaktadır. ABD’nin 16. hava filosu burada konuşlandırılmıştır. Üs aynı zamanda NATO’nun Türkiye’deki en eski üssüdür. Şu an NATO karargahı olarak kullanılmaktadır.

4- Afyonkarahisar: Türkiye’nin en büyük NATO’nun ise 2. büyük havaalanıdır. “Ana Jet Bakım Üssü” olarak kullanılmaktadır. Sivil uçuşlara açılması konusundaki çalışmalara NATO’dan izin çıkmamıştır.

5- Şile: Stinger füzelerinin fırlatılması için uluslararası standartlarda bir atış alanıdır.

6- Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı: Irak savaşı sürecinde NATO tarafından getirilen AWACS’lar burada üslenmiştir.

7- Balıkesir 9. Hava Jet Üssü: Bu üsde 6 adet “vault” denilen füze rampası bulunmaktadır.

8- Muğla Aksaz Deniz Üssü

Ayrıca; Ankara-Ahlatlıbel, Amasya-Merzifon, Bartın, Çanakkale, Diyarbakır-Pirinçlik, Eskişehir, İzmir-Bornova, İzmit, Kütahya, Lüleburgaz, Sivas-Şarkışla, İskenderun, Ordu-Perşembe, Rize-Pazar, Erzurum, Van-Pirreşit ve Mardin’de NATO’ya bağlı Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezleri (CAOC6) bulunuyor.

Ülkemizi Emperyalistlerin askeri üs merkezi haline getiren Erdoğan ve iktidarı Ortadoğu’daki pastadan pay kapma çabasıyla ben de varım demektedir. Bunun için Rus uçağı vuruldu. Bunun için geçtiğimiz hafta Türkiye Askeri Musul’a girdi ve peşmergelere verilen eğitimi bahane etti.

AKP iktidarının ne Türkiye’nin ulusal egemenliğine ne de başka ülkelerin toprak bütünlüğüne saygısı yoktur. AKP ancak, Suriye’ye tırlar dolusu silah taşıyıp işbirlikçi çeteleri besleyerek, Türkiye – Suriye sınırını IŞİD’lilerin cirit attığı merkezler haline getirip, Suriye halkını katleder, göç ettirir.

Suriye Cumhurbaşkanı Esad’a kendi halkını katleden katildir derken, bugün Kürdistan’daki halkın direnişini kırmak için sokağa çıkma yasağı ilan eden, Kürt halkını çoluk çocuk demeden her gün katleden, göçe zorlayan kendileri değil midir?

Emperyalizmin işbirlikçisi AKP iktidarı ülkemiz ve Ortadoğu halklarının katlederek suç işliyor. Kimseye ne insanlık dersi, ne de sınır ihlali dersi verecek ulusal değerlere sahip değildir. Ülkemiz ve dünya halkları tüm bu gerçekleri görecek kadar zulme ve katliamlara maruz kalmış, hafızası güçlü halklardır. Hiçbir zulüm, katliam cezasız kalmayacaktır. Halkların katilleri halklara mutlak hesap vereceklerdir.

Kahrolsun Emperyalizm ve İşbirlikçileri, Yaşasın Halkların Mücadelesi

Suriye Halk Cephesi

16.12.2015

Açıklamanın Arapça metni için TIKLAYIN

 

You may also like

Comments are closed.